Türkiye’de 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçimler öncesinde ekonomideki durum merak konusu olmaya devam ediyor. Ekonomiye ilişkin öngörülerin net bir şekilde ortaya konmasının böyle bir ortamda mümkün olmadığını ifade eden Ekonomiden Sorumlu Devlet eski Bakanı Ufuk Söylemez, “ AK Parti’nin daha önce girdiği yerel seçimlerde ve genel seçimlerde seçim öncesi izlediği politikalara bakacak olursak ekonomide iki arada bir derede olduğunu görüyoruz. Seçimler öncesinde izleyeceği politikaları bir anlamda para dağıtacak olarak ifade edersek bu da mali disiplin, bütçe disiplinin bozulması anlamına gelecektir. Bunun sonucunda para politikasında gevşemeler olacaktır. Merkez Bankası faiz politikasında ne kadar normale dönerse dönsün bu ekonomik durumu zorlaştırır. Bir de bunlara son dönemdeki hukuk çelişkilerini eklersek ekonomik ortam daha da öngörülemez hale geliyor. Bu ortamda sıcak para bile 31 Mart’ı bekleyecektir” dedi. AKP’nin yerel seçimler öncesinde seçimi kazanmak için vatandaşa verdiği sözleri gerçekleştirmek için politika izleyeceğinin yapılan açıklamalardan anlaşıldığını kaydeden Söylemez, şunları söyledi: “ AK Parti seçim öncesinde ekonomide kullanılan tabirle söylersek helikopterle para saçacak. Yani seçimleri kazanabilmek için vatandaşa verdiği sözleri yerine getirmek için yine ekonomik anlamda söylemek gerekirse istikrardan uzaklaşacaktır. Seçime yönelik ekonomi çevrelerinin öngörüsü bu yönde. Bunun sonucunda doğal olarak mali disiplin ve bütçe disiplininden uzaklaşılacak. Böyle olunca para politikasında gevşemelere gidilecektir. Bununla birlikte Merkez Bankası açık para pozisyonu işlemlerini bankalardan döviz alarak tamamladı. Rezerv artışı bu şekilde oldu. Bu yöntem de sorun yaratacaktır. Dolayasıyla AK Parti seçimler öncesinde iki arada bir derede kalıyor. Bunun nedeni bir taraftan istikrarlı gitmeye çalışıyorsunuz diğer taraftan mali disiplini bozuyorsunuz. Sonuçta Merkez Bankası normal faiz politikasına dönse bile yeterli olmuyor. Bu şartlarda AK Parti iki arada bir derede ne kalıyor.” Hukuk konusunda da Türkiye’nin sıkıntılı bir süreçten geçtiğine dikkat çeken Söylemez, “ Anayasa Mahkemesi kararlarının bu şekilde tartışmaya açılması, bir hukuk istikrarsızlığının yaratılmış olması yine doğrudan yabancı sermayenin de, sıcak para kaynaklarının da istemediği bir durum. Dolayasıyla sadece mali ve bütçe disiplini değil, aynı zamanda Türkiye’de yaşanan hukuk sorunları dikkate alındığında sıcak paranın bile hemen Türkiye’ye gelmesini beklemek akılcı olmaz. Bunun sonucunda ortaya çıkan tablo 31 Mart yerel seçimlerinden sonrasını bekleyecektir uluslararası çevreler. Sıcak para bile yerel seçimleri bekler böyle bir ortamda” diye konuştu. Yerel seçim öncesinde iktidar partisinin kazanacağı yönünde bir beklentin kamuoyunda hakim olmadığını da kaydeden Söylemez, “ AK Parti’nin yerel seçimleri kazanacağına dair bir garanti yok. Dolmayasıyla bir taraftan siyasal ortamın net olmadığı bir seçim süreci, diğer taraftan mali ve bütçe disiplinin bozulacağı bir ortam da AK Parti’nin ekonomi politikaları açısından işi gerçekten zor. Merkez Bankası doğal olarak işi sıkı tutuyor. Merkez Bankası frene basıyor. Israrla bu şartlarda kontrolü bırakmak istemiyor. 2024 bütçesine baktığımızda ve yerel seçimleri dikkate aldığımızda bir ek bütçe hazırlanması sürpriz olmayacaktır. Öte yandan elbette sıcak para en yüksek karı isteyecektir. Kurun yüksek olması işlerine gelecektir doğal olarak. Sıcak paranın da amacı en büyük geliri elde etmek. Tüm ekonomik verilere baktığımızda Türkiye’de devalüasyon tehlikesi doğabilir mi sorunun yanıtını bugünden evet ya da hayır diye cevaplamak kolay olmaz ama geçmişten de hatırlıyoruz develüasyonlar Türk ekonomisinin yararına olmadı. Tüm bu tablo içeresinde risk paylarını da hesaba kattığımızda, Türkiye’nin yurt dışındaki görüntüsünün hukuk sorunlarının yaşandığı bir noktada olması dikkate alındığında ve yerel seçimler sürecinde istikrar programının değil de mali ve bütçe disiplinin gevşeyeceği bir ekonomik ortam öngörüsü olduğunda AK Parti iki arada bir derede kalıyor ve ekonomide işi hiç de kolay değil maalesef” diye konuştu.